Ilkbahar resmi olarak baslamis durumda sevgili dostlar. Bugun ilkbaharin ikinci gunu. Hayir, yanlis okumadiniz, ilkbahar :).

Ineklerin danalari, koyunlarin kuzulari, kecilerin yavrulari (onun yavrusuna ne deniyordu yahu?) ortalikta fink atmaya, neseyle sicramaya baslamisti zaten. Guney yarim kurede olmanin neseli gunleri bunlar, kistan sonra tatli bir bahar geliyor civil civil :).

Pazar gununden beri Lyttelton’da ciftlikte kaliyoruz, Alibaba’nin Ciftligi misali. Ev sahibimiz de Ali Baba’yi animsatiyor zaten, cok canayakin insanlar. 12 teke, 20 kadar keci, 3 teke adayi, 5 yavru disi keci, 4 minimini yavru keci, hayatimda gormedigim ilginclikte horozlar, birkac Baldur’s Gate domuzu (ayni ordaki Boar iste yaw!), 5 tane pony ati, bir yavru esek (cok sirin, sirin mi sirin) var ciftlikte.

Burada neler yapiyoruz bunu ayrica anlatacagiz size, sizin de tatilden donmenizi bekliyoruz isin gercegi.
Ne bayrammis yahu, gittiniz gelemediniz, hic mi merak etmiyorsunuz bu cocuklar n’apiyor diye? Yanlis olmasin, gozumuz yok, iyi tatiller, neseli gunler, bol gunesler. Ne de olsa sonbahar da resmi olarak basladi, diger yarimkurede. Eli kulagindadir yagmurlarin.

Bayram tatili demisken, bir grup arkadasimizin kendilerini Inbuku’ne attiklarinin haberi geldi icerdeki ve disardaki cesitli kaynaklardan. Isim vermeyecegim, muhbirler gizli tutulmalidir. Onlara sunu soylemek istiyorum “Hey sen, iri olan, ya da siz iki iri olan, bi de sen 2’ye 1 olan, yavas atlayin yahu iskeleden, burda sular yukseliyor, millet kaygilaniyor.”
Inbuku’nun burnumuzda tuttugunu istemeyerekten bildirir, gidebilen her arkadasin bir kulac da leylekler icin atmasini rica eder, tekrar ilkbaharin geldigini ve elbet inbuku tadini azcik da olsa hissettirecek bir yer bulacagimiz umidini tasidigimizi hatirlatir, hepinizi sevgiyle kucaklarim.

Esen kalin, hoscakalin.

As &Re Lyttelton’dan bildirdi, 2Eylul 2011