Rota

Herseyin aslinda Yeni Zelanda’ya gitme fikri ile basladigini soylemis miydik? Dogasini, hayatini ve aktivitelerini merak ettigimiz bu yeni dunyaya ulasmak icin bilet bakarken yolun cok uzun olmasindan dolayi yolda aktarmalar oldugunu fark ettik. Sonra ‘hazir bir yerden aktariyoruz o sira orayi gezsek ya’ derken kendimizi bir anda uzun soluklu bir seyahat plani yaparken bulduk. Lafa hep su sekilde girildikce ‘yaa oraya kadar gitmisken suraya da simdi gitmezsek ne zaman gideriz ki’, heryeri torbaya atmis bulduk kendimizi. Sonra da iyisi mi biz once Asya’yi soyle bir gezelim, oyle gidelim diye gelistirdik plani.

Seyahati planlamadan evvel aklimizda bir suru degisik fikir vardi. Secmek bir hayli zor oldu bu secenekler arasindan. Cok yere gitmek, cok sey gormek anlamina gelmiyordu ne de olsa. Yogunlugu iyi ayarlamak gerekiyordu.

Ilk fikirlerimizden biri Sibirya ekspresiydi. Dunyanin en soguk rotasi olan bu trenle Moscova’dan ya da St. Petersburg’dan, Beijing’e ya da Vladivostok’a 10000 km’ye yakin yolu bir 8-10 gunde alarak Asya’yi bastan sona kat etmis olacaktik. Beijing’ den baslayip Cin’de dolasarak guneylere inecektik.

Bu sirada As’in surekli olarak ustunde durdugu bir diger secenek ise karayolu ile Hindistan ve oradan da guney-dogu asya seyahatiydi. Bu rota Iran-Afganistan gibi ulkeleri karadan gecmeyi kapsadigindan, biraz da benim pimpirikliligim yuzunden tercih edilmedi. Gelecekteki yurt disi is imkanlarini dusununce, ozellikle Amerika ihtimali durumunda pasaportta bu ulkelerin vizelerinin olmasinin sorun yarattigini duymustum.

Sonra ipek yolunu kat etmek fikri olusmaya basladi aklimizda. Hopa’dan Gurcistan’a cikip, sonra Azerbeycan’dan Hazar Denizi’ ni feribotla gecip, sirasi ile ipek yolu sehirlerini dolasip, Turkmenistan, Ozbekistan, Kirgizistan uzerinden Cin’e batidan giris yaparak Beijing’e kadar ulasmak heyecan yuklu bir plan olabilirdi. Sonra yine Cin’i gezecektik guneye dogru. Bu guzergahtaki Turk Cumhuriyetlerinin bizlere kolayca vize vermemesi, ancak araci kurumlar ile hayali sirketler uzerinden yapilacak cok pahali bir basvuru ile vize alinabiliyor olmasi bizi bu plandan vazgeciren sebep oldu.

Bu kadar dusunup tasindiktan sonra, genel olarak benim ‘kuzey ulkelerinin sicak denizlere acilma sevdalarinin bir mantigi olmali’ iddiamdan yola cikarak, temelinde Tayland ve cevresini hedef alan, As’in ‘bu tatil degil seyahat’ iddiasindan yola cikarak da kulturleri ve toplumlari hedef alan bir tatil, aman yani seyahat, plani kurgulamaya basladik. Bir ortak yol bulmaya calisirken uygulamak icin mantikli bir rota olusmaya basladi yavas yavas.

Aslinda hicbir zaman tam olarak nereye ne zaman gidecegimizi planlamadik. Genel olarak gitmek istedigimiz yerleri ve merak ettigimiz kulturleri hedef alan yerler secmeye calisirken kendimizi butun dogu asya ve guney-dogu asyayi sepete atmis bulduk. Sonra da siraya dizmeye basladik iklim sartlarini ve kalabalik donemlerini dikkate almaya calisarak. iklim olarak uygun olmasa da sezon disi olmalarini tercih edecektik kalabaliktan uzak kalmak icin. Aklimizda bir suru plan olmasina ragmen bir yandan is bir yandan okul ve hayat telasi esnasinda cok vakit ayiramadik didik didik incelemeye ve kaba bir rota cizip yolda ayarlariz rotayi demeye basladik. Hong Kong’dan baslayacak bir seyahate kendimizi hazirladik. Hong Kong’a giden ucaga bindigimizde Cin’e giris yapacagimiz gun henuz belli olmadigi gibi yolculugu nasil hizzaya sokacagimizi da belirlememistik isin gercegi. Hersey kabacaydi. Yol, ince hatlarini zamanla sekillendirecekti.

En kaba haliyle kafamizdaki rota soyleydi;

– Hong Kong’da biraz dinlenip aklimizi bosaltarak, bunyedeki zehri atarak ise baslariz. (5-6 gun)
– Sonra Cin’e guneyden gireriz ve dogusuna dogusuna gidip Shangai’ya ulasiriz. Cin’in ortalarindan genis bir yay ile Beijing’e ulasiriz. Sonra Batisina gecip Chengdu’ya ulasiriz. Oradan da en yuksek tren seyahati ile Lhasa Tibet’e geceriz. Aralarda gidilecek sehirlere yolda karar veririz. (25-35 gun)
– Lhasa’dan kara yolu ile dunyanin catisi Himalayalari 8 gunde asarak Nepal sinirina geliriz. (7-8 gun)
– Katmandu’ya geceriz. Nepal’de ayarlayacagimiz bir trekking turu yapariz. (10-12 gun)
– Yeni Delhi Hindistan’a geceriz. Orada belirlenecek 1-2 yeri ziyaret ederekten doguda Calcutta’ya ulasiriz. (10-12 gun)
– Ya Banglades’e ya da Myanmar’a girip dunya mirasi bir kac yere bakariz. (7-8 gun)
– Sonra Tayland’a batisindan girip once Chiang Mai’de thai mutfagi ile tanisiriz. Guneye inip Bangkok’da merkez kurup etrafi gezeriz. (7-9 gun)
– Ucarak Kambocya Phnom Penh’e variriz. Dunyanin en ilgi goren tapinaklarindan olan Angkor Wat’i goruruz. (3-5 gun)
– YIne ucarak Vietnam’a geceriz. Buradan kuzeye hareketle Laos’a ulasiriz. (6-8 gun)
– Laos’u batiya dogru kat edip yine Tayland sinirina geliriz. (6-8 gun)

– Artik sira tatile geldi dusuncesiyle bu 3 bucuk aylik seyahatin yorgunlugunu atmak icin son ayimizi Tayland’in adalarinda hamak, bungalow, sari kizgin kumlar ve serin mavi sular dortlemesi ile gecirmeyi dusunduk. Bu sirada bolca gezimizi degerlendirecek zamanimiz olacagini da dusunduk.

– Mayisin 15’inden sonra tekrar yola koyulup guneye inmeye devam ederiz dedik. Malezya ve Singapur’un kabasini alip aslinda butun bu plani yapmamiza vesile olan, gercek hedefimiz Yeni Zelanda’ya dogru 24 mayista Singapurdan hareket edecegiz.

Su an icin aklimizdaki planimiz bu. Gerceklesen rotayi ise zaman icerisinde hepimiz gorecegiz.