Camur deryasinda sari cicekler

Luoping’e 19 paraya aldigimiz hardseat tren biletleriyle 3 saatte gittik. Kunming’deki unesco kultur miraslarindan olan Stone Forest’i da (kaya ormani) yolda gorme sansi yakaladik. Devasa bir alani kapliyor kaya ormani ve dogal olarak sekillenmis irili ifakli kayalardan olusuyor. Alana giris icin istedikleri para cok fazla diye gozden cikarmistik aslinda ama yolculuk sirasinda gormek tatli bir surpriz oldu.

Yolun 2 saatlk kismindan sonra cicek tarlalari goze carpmaya basladi, luoping’e yaklasiyor olmaliydik. Hava biraz puslu ve kapaliydi, aksamin yaklasmasina yorduk. Artik inecegimiz duragin yaklasmasiyla cantamizi sirtlamaya hazirlaniyorduk ki ingilizce birseyler soran Cinli bir kiz cikiverdi ortaya. (spawn oldu demek yerinde olur sanirim) nereye gittigimizi, burda kalip kalmayacagimizi sordu. O da bizim gibi selaleleri ve cicek tarlalarini gormeye gelmis. Universite ogrencisiymis. Birlikte hareket etmeye basladik hemen.
Goz acip kapayana kadar karanlik cokuverdigi icin istasyona yakin bir yerde kalalim dedik. Tek tek istayonun caddesindeki otellere yer sormaya basladik. Aslinda Monica soruyordu biz de yaninda canta gibi geziyorduk. Luoping yerliler tarafindan cok yogun bir sekilde ziyaret edilse de yabanci turistler tarafindan pek bilinmiyor. Oteller hep Cinli, ingilizce tek kelime yok. 3-4 otele fiyat sorup 50 paraya olur diyende kalmaya karar veriyoruz. Guleryuzluler. Monica olmasa nasil anlasirdik bilmiyoruz.
Sonraki gun 5er para karsiligi buyuk cantalarimizi burada birakip kucuk sirt cantalariyla 7bckta biniyoruz merkeze giden otobuse.

Luoping merkez tam bir camur deryasi, cok sevimsiz bi yer. Otobus terminalinden Banqiao’ya giden bir minivana atliyoruz hemen, ordan baska bir araca binmemiz gerekecek. Banqiao hepten acayip bir yer. Butun olayi Dokuz Ejderha Selaleleri’ne (Nine Dragon Waterfalls) giden yolda olmasi ama insanlar “turist bu kaziklayalim” modunda. 3 paralik suyun fiyati uc defa degisiyor. Dolmus soforu once 10 diyor, “yok artik” deyince 5 diyor. Sevimsiz durumlar. Ama butun bu durumlara ragmen neticede ulasilan dogal guzellik gercekten gorulmeye deger. Ogrenci kimliklerimizin ise yaramasi da ayriyetten keyif verici. :)
Selalelerden cikis yine bir kapanin elinde kalma kargasasi. 120 parayla goturen taksi bile var secenekler arasinda. 5 paraya Banqiao’ya gidiyoruz yine. Ordan da 3 para odeyecegimiz yesil minibuslere binip JinjiLin’ de cicek farlalarinin ortasinda iniyoruz.

Benim cicek tarlasi dedigime bakmayin, kolza tohumu (rapeseed) cicegi bunlar aslinda. Yagi cikarilip sanayide kullaniliyor. Cin’de karma yemek yaglarina da karistirildigi soyleniyor, yenmesinin pek de saglikli olmadigini okumustum internette. Oyle ya da boyle; manzara muhtesem. Sapsari bir deniz hayal edin, aralarda kucuk tepelerin olusturdugu minik adaciklar… Ama dikkat edin fotograf cekince ya da tarlaya girince tarla sahibi sevimsizce bagira bagira para istiyor, fazla yanasmamakta fayda var. Ucsuz bucaksiz tarlalarin yuksekten bir goruntusunu elde edebilmek icin arkadaki dagdaki tapinaga dogru gidiyoruz ve 10 paralik seyir terasi oldugunu ogrenip “e yuh artik” diyerek tapinagin girisinde dans eden hanimlarin danslarini izlemeye oturuyoruz.
Reklam filmi gibi brisey cekiyorlar galiba. Saclarinda cicekten taclar, kirmizi bluz ve beyaz pantolonlariyla dansci hanimlar hep orta yasin ustundeler. Aslinda bunca zamandir danseden hic genc gormedik galiba. Sabahlari parklarda dansedenler de, tapinaklarda gosteri yapanlar da hep orta yas ustu hanimlardi. Cekirdek citleyerek onlari izliyoruz. Varligimizdan memnunlar, arada kamerada da gorunelim istiyorlar izlerken. :)

Muthis manzaralar godukten sonra saat neredeyse 6’ydi Luoping’e dondugumuzde. Camur… Pacalarimizi iki kat kivirdik ama yine de camur. Bu kadar camur nerden gelir, bu nasil bir pislik inanilmaz. Monica ile dolasarak otel ariyoruz, bizi gorunce hep cok para istiyorlar. Taktik degisirip onu onden gonderiyoruz, 40 paraya buluyor biryer. Otel sahibi guleryuzlu olmasina ragmen bizi gorunce uzuluyor belli, daha cok para istiyebilirdi bizden. Her soyledigini cevirmiyor Monica, ama anliyoruz artik yuzundeki ifadeden. O da biraz rahatsiz, bizim tur rehberimiz oldugunun zannedilmesinden. Ikinci gun bizimle gelmiyor, aksam odalarimiza giderken tatli tatli ayriliyoruz.

Bir sonraki sabah yine camur deryasina uyanip, soylene soylene otobus graina gidip Duoyi Nehri Parki’na gitmek uzere bir minivan’a biniyoruz. Aracin hareket etmesi icin 7 kisinin toplanmasi gerekliligi nedeniyle yaklasik 45 dakika bekliyoruz, sonra 1 kisi eksik hareket ediyoruz. Sofor insafli. Yolda inen yerli halkin odedigi paraya dikkat etmeye calisiyoruz, dolandirilmamak icin. :) Kisi basi 12 para oduyoruz Duoyi Nehrine gelince de, sofor gercekten insafli. Yine ogrenci kimliklerimiz ise yariyor, yine tatli bir sevinc.

Hersey para Cin’de. Hicbir dogal alan yok ki para vermeden giresiniz, Hersey para! Hem de oyle boyle degil. Mesela bir onceki gunku selaleler 75 paraydi, ogrenciye 37. Duoyi Nehri’nin girisi 55 paraydi, 27 para ogrenci. Ustelik cilginlar gibi de kalabalik, yerli turist dolu. Gercekten ciddi miktarda para harcayan bir insan toplulugu var, daha dogrusu harcayabilen. Fakir ile zengin arasindaki fark cok goze batiyor. Sikir sikir giyinmis hanimlar islak selale merdivenlerini cikiyorlar ya da bambu sallara binmeye calisiyorlar. Ote yandan bolgenin yerlisi kadinlar 1 paraya izgarada pismis patates satiyorlar, ya da 2 paraya soyulmus ananas.

Gayet huzurlu bir sekilde nehir boyunda yuruyup, su degirmenlerini gorup, kuslari seyredip, 4-5 saat burada zaman gecirdikten sonra fazla gecikmeden donus yoluna koyuluyoruz. Citir pitir bir bayan soforle, citirligindan umulmayacak bir hizla ve manevralarla, Luoping’e geri donuyoruz. Lafin gelisi de citir degil hani, minivandan inice gorseniz yolcu olarak bile orada bulunmasina ihtimal vermezsiniz parlak deriden topuklu cizmeleriyle. Kadinlar her yerde gordugumden cok cok daha fazla hayata katiliyorlar Cin’de ve tum is kollarinda varlar.

Luoping’e gelince tren istasyonuna giden 7 numarali otobusun seferi bitmeden, otobusle istasyona gitmek uzere durakta beklemeye basliyoruz. Fakat saat 6bck olmasina ragmen coktan bitmis oldugunu ogreniyoruz, tabelada 8 yazmasina ragmen. Gelen 7 numarali otobuslerden birine binmek icin o kadar israr ediyoruz ki, tren biletini gostererek, iki kisi iniyor otobusten bize kendi biletlerini gostererek. “me yoo” diyorlar. Duydugum hali bu en azindan. :) Otobus yokmus yani. “Taxi” diyorlar. Beraber binelim diye el isareti yapiyoruz ve beraber biniyoruz. 10 para tutuyor istasyon, hemen oduyorlar. 5 para alsinlar diye israr ediyorum, almiyorlar. Bu defa onlardaniz. :) Utaniyoruz…

Cantalarimizi biraktigimiz yerden alip istasyonun bekleme salonuna kuruluyoruz. Bir onceki gece kaldigimiz yer cantalarimizi alirken o kadar da sirin gelemiyor bize, pek guler yuzlu de degil mekani isleten hanim. Bizi gorur gormez para soruyor. Bu nedenle zaten orada beklemek yerine istasyonu tercih ediyoruz.

Cantalarimiz aldiktan sonra 3 saate yakin bekledik sanirim istasyonda. Bizimkinden onceki 4 tren icin bekleme salonu dolup dolup bosaldi. Polis memurlari giren her vatandasin kimliklerini kontrol etti ve bakti ki biz hic yerimizden kipirdamiyoruz, yanimiza geldi ve nereye gidecegimiz sordu. “Siradaki tren bizimki” dedik. Gulumseyip, “tamam” dedi. Oysa digerlerine gulumsemediler hic. Polisin halk ustundeki etkisi gozle gorulur bicimde caydirici, hersey cok ciddi. Yapilan is cok ciddi, hicbir sey soylemeksizin herkes emredilene uyuyor.

Trenimiz gelince hizli adimlarla ilerledik. Cin’de son tren yolculugu. Sonra aklima geldi birden, henuz tren gunluklerini yayinlamadigimiz. Gelecek program tren gunlukleri olacak. Yakinda…

10-11 March 2011, Luoping, China

Bu yazı Çin, günce içinde yayınlandı ve , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

4 Responses to Camur deryasinda sari cicekler

  1. Şafak dedi ki:

    Süper maceralar :) ilgiyle okumaya devam ediyorum her ne kadar yorum yazamasamda :) Öğrenci kimliklerinin işe yaramasını çok takdir ettim. Bizimkilerin dediği gibi; ” Öğrencilik ömür boyunca sürüyor.” :))) Kendinize çok iyi bakın..

    • boyalikush dedi ki:

      Ogrencilik iyidir. Herseyi pazarlikla yasarken, 3e 5 vermeye erinirken en buyuk kozun. en onemlisi eski aliskanliklardan vazgecemiyorsan cok ise yariyor.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s